4 Mayıs 2010 Salı

Frost/Nixon

frost-nixon-poster

 

 

Amerikan tarihinin en tartışmalı başkanlarından biri olan Nixon'un Watergate skandalı sonrası istifası ile ilgili iddialara yanıt vermek amacıyla 1977'de David Frost'la yaptığı meşhur röportajın ana ekseninde deyim yerindeyse oyunculuk dersi veren bir film Frost/Nixon.Ron Howard yönetmenliğinde David Frost rolünde The Queen'de de Tony Blair'ı canlandıran Michael Sheen,Nixon rolünde ise Frank Langella yer alıyor."when the president does it, that means that is not illegal" yani türkçe mealiyle "başkan yaparsa,yasadışı olmaz" sözünü dünya siyaset literatürüne sokan Richard Nixon'ın soğuk savaş yıllarının derin psikolojilk çekişmelerini siyaset hayatında kullanması ekseninde David Frost'un küçük görülen ama ummadık taş baş yararmış misali Nixon'a ters köşe yapması filmin sonuna doğru artan gerilimin boşalmasını sağlıyor.Demokrasilerde "debate" denilen sözlü tartışma geleneğinin bir örneği olarak yayınlandığı tarihte dünayda en çok izlenen haber programı özelliğini taşıyor.Bunun üstüne kurulu olan filmde bir nevi belgesel havası korunarak olaylara daha objektif bakılması amaçlanıyor ama sonlara doğru only one of us can win sözü ile bu durumda kimsenin tarafsız kalamayacağı vurgulanarak açıkça taraf tutulma görülüyor.frostnixon_2-09

Bizim ülkemizde de bir ara çıkan her skandala 'gate' takısı eklenirdi.Civangate skandalı vardı bir aralar gündemimizde.Bunun gibi dünyadaki bir çok olaya referans gösterilecek kadar dünyayı sarsan bu olay bir bakıma Amerikan'ın iç işleri olarak kalamıyor.Soğuk Savaşın çetin geçtiği zamanlarda tüm dünyada korku imparatorluğu kurmak isteyen amerikan hükümetinin biz yaparsak yasadışı olmaz diyip yüzlerce yıllık demokrasi kültürünü yoketmeye girişmeleri sonucunda hiç kimsenin bu duruma kayıtsı kalamıyacağını düşünüyorum.Özellikel Cumhuriyetçiler/Demokratlar arasında hüküm süren mücadelede demokratlar lehine çokca kullanılmıştır.Filmin zamanlaması da ayrı bir konudur.Zira Nixon Vietnam savaşını yenilgiyle sonlandırıp üstüne butün bu skandalları yaşayınca tüm saygınlığını kaybetmişti.Aynı durum şimdi de Bush'un vedası ve Obama'nın yaşadıklarıyla da örtüşüyor.Irak Savaşının sonunun ne olacağını kestiremeyen Amerikan Halkı seçim sırasında vaat edilen tüm değişim ümitlerinin yavaş yavaş boş olduğunu düşünmeye başlıyor.Bu bakımda bir nevi uyarı özelliği de taşıyor bu film.

frostnixon
Yapılan bir başka gönderme ise televizyonun siyaset propagansadası üzerindeki etkisi.Kennedy ile başlayan televizyon çağı siyaset üzerindeki klasik lider protipinden çok insanların görmek istedikleri liderleri yaratma noktasına gelmişti.Ekran karşısında kendinden emin Kennedy'nin terleyen Nixon karşında kazandığı zafer sonrası Nixon siyasi arenadaki son yenilgisini yine televizyon karşısında almıştı.David Frost'un amansız soruları karşısında skandal sonrasındaki masum duruşunu koruyamayan Nixon meşhur sözü ile bir nevi bütün suçlamaları kabul etmişti.Bazı kesimler tarafından hala haklı bulunsada amerikan halkı nedzinde mahkum olmuştu.Bu o zamanlar kimsenin televizyonun gücü üzerine düşünemeyeceği birşeydi.Filmin sonunda vurgulanan sözler çok çarpıtıcı; “Televizyonun ilk ve en büyük kusuru veya aldatmacası… büyük ve karmaşık fikirleri, zaman dilimlerini…basitleştirmesi, ufaltmasıdır.Tüm bir kariyeri tek bir kareye sığdırabilirsiniz. Nixon’un tüm kariyeri işte bu son görüntüde saklıdır. 

"when the president does it, that means that is not illegal" meşhur sözünün gerçek görüntüsü için;


Filmin sonunda asıl anlatılan ise her ne yaşanılırsa yaşansın unutkan bir yaratık olan insanın her şeyi unutması ve gelecek kuşaklara daha sağlam temeller bırakamamasıdır.Watergate olayının da dünya tarihine mirası,bahsedildiği gibi bütün skandalların sonuna gate kelimesinin eklenmesi oldu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder